Translate

11 Kasım 2013 Pazartesi

GÖRSEL HALÜSİNASYONLAR….Tanım…


Halüsinasyon (varsanı) dış bir uyaran olmaksızın ortaya çıkan algılamadır. Beş duyunun her biriyle ilgili olabilir: görme, işitme, tad, koku, dokunma.

Halüsinasyon kelimesinin kökü Latince “hallucinari veya allucinari”den gelir. Wander in mind= akılda dağılma, dolaşma anlamına gelir. Halüsinasyon terimi ilk kez 1572’de İsviçreli bir rahip ve yazar olan Lavater tarafından “ghosts and spirits walking the night” adlı kitabında kullanılmıştır. Jean Etienne Esquirol tarafından 1837’de tanımlanmıştır. Prusyalı kitapçı ve yazar olan Christoph Friedrich Nicolai’ın 1799 yılında Berlin Kraliyet topluluğuna sunduğu” “A Memoir on the Appearance of Spectres or Phantoms occasioned by Disease” “hastalık nedeniyle hortlak veya hayaletlerin görülmesi şeklinde bir anı” başlığı ile çevirebileceğimiz bildirisi 1803 yılında İngilizce olarak yayımlanmıştır. Nicolai yaşamının stresli ve melankolik bir zamanında hayatta olmayan kişileri görme şeklinde halüsinasyonlar görmeye başlamıştır. Döneminin tedavileri uygulanmış, kısmen fayda gördüğü bildirilmiş. Literatürde görsel halüsinasyonlar ile ilgili olan ilk yayınlar arasında sayılır.

Halüsinasyon konfabulasyon ve delüzyondan (hezeyan) ayrılmalıdır. Konfabulasyon bellekteki boşluğu doldurma amacını taşıyan, bilinçte herhangi bir etkilenme olmaksızın istemsiz olarak ortaya çıkan masal anlatma, gerçek dışı bilgiler uydurma olarak tanımlanır. Delüzyon ise yanlış olduğunu düşündüren açık kanıtlar olduğu halde sabit kalmaya devam eden patolojik inançlardır. Bir kültür veya dinin geleneksel inançları bu tanımın dışındadır. Psikotik veya nörolojik bozukluklarda ortaya çıkabilirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder